bencede
New member
Trabzonspor Teknik Yöneticisi Abdullah Avcı, yeni dönemin sıkıntı geçeceğini söylemiş oldu.
Trabzonspor Mecmuası’na açıklamalarda bulunan Avcı, ligi şampiyon tamamladıkları geçen dönemde bilhassa son 1,5 ay “Şampiyon olduk, olacağız” üzere bir durum yaşandığı için hem kentin hem grubun olağanlaştığını ve şampiyonluğu ilan ettikleri Antalyaspor maçından daha sonra bile şampiyonluğu tam hissedemediğini belirtti.
Denizdeki kutlamalar başladığında şampiyonluğu tam olarak hissetmeye başladığını vurgulayan Avcı, “Denize çıktığımız an, ben ‘Gerçekten epey büyük bir şey olmuş.’ dedim. Bu öteki bir şeydi. Sinema platosu üzereydi denizin üstü, beşerler, yaşadığımız o his inanılmazdı. Denize sırtını dönmüş bir kent diye düşünüyorum kimi vakit Trabzon için. Denizdeki tertibi düşünürken, aslında kentin denizle barışmasının vesilesi de bir daha Trabzonspor olsun diye düşündük.” sözlerini kullandı.
Avcı, samimi, dürüst ve çalışkan bir hayat ideolojisini benimsediğini lisana getirerek, Trabzon’un sahip olduğu potansiyeli daima birlikte ortaya çıkardıklarını ve ömrün da hem bu kentten tıpkı vakitte kendisinden aldıklarını şampiyonlukla birlikte iade ettiğini kaydetti.
Taraftarlardan dönem boyunca sabır istediklerini ve münasebetlerini anlattıklarını belirten Avcı, şu biçimde devam etti:
“24 Kasım Öğretmenler Günü’nde Trabzon’da bankacı bir taraftarımızdan bir bildiri aldım. Sabah saat 9’da. Özetle ‘Bizlere sabretmeyi öğrettiniz, Öğretmenler Gününüz kutlu olsun.’ diyordu. Bu ileti benim için değerli. Dönem boyunca sabır istedik, münasebetlerini anlattık, oyun planımızı, oyuna bakışımızı anlattık. Bunların işe yaradığını, karşılık bulduğunu görmek hoş. Bir de bu şampiyonluk, inanıyorum ki geçmişte yaşanan travmaların da silinmesini sağlayacak. Ayrıyeten bir şey daha var; ‘Dik oyna’ sloganının da değişmesi gerekiyor. Dik olalım, diklenelim de oyun bugün o denli değil artık. Bizim altyapıda oynamış bir genç arkadaş bana bir gün sordu; ‘Hocam siz bunu nasıl yaptırıyorsunuz?’ dedi. ‘Neyi?’ dedim. ‘Topu çeviriyorlar, tekrar çeviriyorlar. Bizim taraftar buna reaksiyon verir.’ dedi. Ben de ‘Anlattık, sabır istedik, bak 38 pastan daha sonra gol oldu dedik, anlattık. A oluyormuş dediler, anladılar bizi.’ dedim. Genç arkadaş, ben dedi topu alıp bir kez döndüğümde, hocamız çabucak düdük çalıp ‘Ne yapıyorsun sen?’ diye bağırırdı. Niçin? Dikine oynayacaksın! Niçin? Zira taraftar o denli istiyor. Taraftar baskısı. Tamam, bu oyun kültürü olabilir lakin dünyanın hiç bir yerinde bu biçimde bir şey kalmadı. Trabzonspor’un geçmişte vakit zaman final kıymeti taşıyan maçlarda kaybetmesinin sebebi de bu; baskıdan, dik oynama zorunluluğundan.”
Avcı, gelecek dönemin daha sıkıntı geçeceğini, her şeye sıfırdan başlayacaklarını vurgulayarak, “Eşim yıllar evvel bir gün bana ‘Ne oldu, bu puanların hepsi silinecek mi artık?’ dedi. Evet, her şey siliniyor aslında. Yeni mottolar, yeni maksatlar, yeni telaffuzlar ve oyunda eksik kalan ve geliştirmemiz gereken taraflar. Şampiyon olsan da olmasan da, bir kümenin çalıştığı yer, oturduğu alan, sıhhat odası, yatak odası, restoranını dahil yeni döneme başlarken birtakım dokunuşların olması gereken yerlerdir. Değişimi o biçimde hissettirmen lazım. Onun için bunların hepsi ile alakalı çalışmalar yapıyoruz. O niçinle yeni maksat ve telaffuzlar ve oyunda yeni gelişmeler olacak. Beslenmede de yenilikler olacak, restoranda da, sıhhatte da ve bu küme gücü arttıracak.” tabirlerini kullandı.
Trabzonspor’un altyapısıyla ilgili dizayn edilmesi gereken şeyler olduğunu ve bunları lider ve idareyle konuştuklarını belirten Avcı, Trabzon’un futbol ismine verimli bir toprak olduğu ve şampiyon takımda Uğurcan, Ömür, Hüseyin, Serkan, Ahmetcan, Abdulkadir Parmak üzere oyuncuların bulunduğunun altını çizdi.
Avcı, emellerinin altyapıdan çıkan futbolcu sayısını arttırmak olduğuna işaret ederek, şunları aktardı:
“Daha kaliteli, daha eğitimli, daha verimli bir durum oluşturmak. Geldiğimizden beri biraz dokunduk ancak daha yapmamız gereken şeyler var. Çalışıyoruz o yüzden. Bana bağlı. Ortada köprü hoca var. U-19 ekibimiz benim idman alanının yanında çalışıyor. A grupla tıpkı elbiseyi giyiyorlar, tıpkı tişörtü giyiyorlar, tıpkı malzemeyi kullanıyorlar. Oradan kimi vakit oyuncu alıyorum, o denli kullanıyorum eğitim maksatlı. Artık bir de farklı yaş kümelerindeki antrenörlerimizi, futbol grubunun bir karşılaşma öncesi hem idmanda hem tahlilde hem duran topta hem atakta hem savunmada nasıl hazırladığını göstermek için bir eğitime alacağız. Bir hafta, 10 gününü geçirecek bizimle, bu biçimde çalışmalar planlıyoruz bu dönem için özetle.”
Üç kulvarda gayret edecekleri yeni dönemdeki amaçlarla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Avcı, şunları kaydetti:
“Önde ulaşılabilir maksatlar var. Bütüne bakmak değil de modülden bütüne gitmekte yarar var. Benim önümde şu an prestijiyle 30 Temmuz Harika Kupa finali var. Bunu alıp cebimize koymamız lazım. daha sonra en yakın, ulaşılabilir maksat Şampiyonlar Ligi. Şayet play-off oynayacaksak kümelere kalmak var. Zira bu maksat, ülke puanı için, itibar için, tecrübe için ve kulübün iktisadına katkı için fazlaca epeyce değerli. Onun haricinde Trabzonspor’un forması bu ligde her vakit yarışacak aslına bakarsanız. ‘Şampiyonlar Ligi’ne bakılırsa ekip mı kuracaksın?’ diyecekler. O denli bir şey yok. Bir sefer mevcuttakinden daha yeterli bir takım kuracağız. Temmuz ayı ile kasım ayı ortası tahminen de sonrasındasında irdelenmesi gereken bir dört ay olacak. Dünya Kupası’ndan dolayı kasımda devre olacak. Bu önümüzdeki dört ay, acayip ağır bir müddetç. Mevcut takımımızın eksiklerini giderek biraz daha kaliteli hale getirmemiz gerekiyor. Üç kulvarda da gidebildiği nokta nere ise o gayretin ortasında olacak Trabzonspor.”
Trabzonspor Mecmuası’na açıklamalarda bulunan Avcı, ligi şampiyon tamamladıkları geçen dönemde bilhassa son 1,5 ay “Şampiyon olduk, olacağız” üzere bir durum yaşandığı için hem kentin hem grubun olağanlaştığını ve şampiyonluğu ilan ettikleri Antalyaspor maçından daha sonra bile şampiyonluğu tam hissedemediğini belirtti.
Denizdeki kutlamalar başladığında şampiyonluğu tam olarak hissetmeye başladığını vurgulayan Avcı, “Denize çıktığımız an, ben ‘Gerçekten epey büyük bir şey olmuş.’ dedim. Bu öteki bir şeydi. Sinema platosu üzereydi denizin üstü, beşerler, yaşadığımız o his inanılmazdı. Denize sırtını dönmüş bir kent diye düşünüyorum kimi vakit Trabzon için. Denizdeki tertibi düşünürken, aslında kentin denizle barışmasının vesilesi de bir daha Trabzonspor olsun diye düşündük.” sözlerini kullandı.
Avcı, samimi, dürüst ve çalışkan bir hayat ideolojisini benimsediğini lisana getirerek, Trabzon’un sahip olduğu potansiyeli daima birlikte ortaya çıkardıklarını ve ömrün da hem bu kentten tıpkı vakitte kendisinden aldıklarını şampiyonlukla birlikte iade ettiğini kaydetti.
Taraftarlardan dönem boyunca sabır istediklerini ve münasebetlerini anlattıklarını belirten Avcı, şu biçimde devam etti:
“24 Kasım Öğretmenler Günü’nde Trabzon’da bankacı bir taraftarımızdan bir bildiri aldım. Sabah saat 9’da. Özetle ‘Bizlere sabretmeyi öğrettiniz, Öğretmenler Gününüz kutlu olsun.’ diyordu. Bu ileti benim için değerli. Dönem boyunca sabır istedik, münasebetlerini anlattık, oyun planımızı, oyuna bakışımızı anlattık. Bunların işe yaradığını, karşılık bulduğunu görmek hoş. Bir de bu şampiyonluk, inanıyorum ki geçmişte yaşanan travmaların da silinmesini sağlayacak. Ayrıyeten bir şey daha var; ‘Dik oyna’ sloganının da değişmesi gerekiyor. Dik olalım, diklenelim de oyun bugün o denli değil artık. Bizim altyapıda oynamış bir genç arkadaş bana bir gün sordu; ‘Hocam siz bunu nasıl yaptırıyorsunuz?’ dedi. ‘Neyi?’ dedim. ‘Topu çeviriyorlar, tekrar çeviriyorlar. Bizim taraftar buna reaksiyon verir.’ dedi. Ben de ‘Anlattık, sabır istedik, bak 38 pastan daha sonra gol oldu dedik, anlattık. A oluyormuş dediler, anladılar bizi.’ dedim. Genç arkadaş, ben dedi topu alıp bir kez döndüğümde, hocamız çabucak düdük çalıp ‘Ne yapıyorsun sen?’ diye bağırırdı. Niçin? Dikine oynayacaksın! Niçin? Zira taraftar o denli istiyor. Taraftar baskısı. Tamam, bu oyun kültürü olabilir lakin dünyanın hiç bir yerinde bu biçimde bir şey kalmadı. Trabzonspor’un geçmişte vakit zaman final kıymeti taşıyan maçlarda kaybetmesinin sebebi de bu; baskıdan, dik oynama zorunluluğundan.”
Avcı, gelecek dönemin daha sıkıntı geçeceğini, her şeye sıfırdan başlayacaklarını vurgulayarak, “Eşim yıllar evvel bir gün bana ‘Ne oldu, bu puanların hepsi silinecek mi artık?’ dedi. Evet, her şey siliniyor aslında. Yeni mottolar, yeni maksatlar, yeni telaffuzlar ve oyunda eksik kalan ve geliştirmemiz gereken taraflar. Şampiyon olsan da olmasan da, bir kümenin çalıştığı yer, oturduğu alan, sıhhat odası, yatak odası, restoranını dahil yeni döneme başlarken birtakım dokunuşların olması gereken yerlerdir. Değişimi o biçimde hissettirmen lazım. Onun için bunların hepsi ile alakalı çalışmalar yapıyoruz. O niçinle yeni maksat ve telaffuzlar ve oyunda yeni gelişmeler olacak. Beslenmede de yenilikler olacak, restoranda da, sıhhatte da ve bu küme gücü arttıracak.” tabirlerini kullandı.
Trabzonspor’un altyapısıyla ilgili dizayn edilmesi gereken şeyler olduğunu ve bunları lider ve idareyle konuştuklarını belirten Avcı, Trabzon’un futbol ismine verimli bir toprak olduğu ve şampiyon takımda Uğurcan, Ömür, Hüseyin, Serkan, Ahmetcan, Abdulkadir Parmak üzere oyuncuların bulunduğunun altını çizdi.
Avcı, emellerinin altyapıdan çıkan futbolcu sayısını arttırmak olduğuna işaret ederek, şunları aktardı:
“Daha kaliteli, daha eğitimli, daha verimli bir durum oluşturmak. Geldiğimizden beri biraz dokunduk ancak daha yapmamız gereken şeyler var. Çalışıyoruz o yüzden. Bana bağlı. Ortada köprü hoca var. U-19 ekibimiz benim idman alanının yanında çalışıyor. A grupla tıpkı elbiseyi giyiyorlar, tıpkı tişörtü giyiyorlar, tıpkı malzemeyi kullanıyorlar. Oradan kimi vakit oyuncu alıyorum, o denli kullanıyorum eğitim maksatlı. Artık bir de farklı yaş kümelerindeki antrenörlerimizi, futbol grubunun bir karşılaşma öncesi hem idmanda hem tahlilde hem duran topta hem atakta hem savunmada nasıl hazırladığını göstermek için bir eğitime alacağız. Bir hafta, 10 gününü geçirecek bizimle, bu biçimde çalışmalar planlıyoruz bu dönem için özetle.”
Üç kulvarda gayret edecekleri yeni dönemdeki amaçlarla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Avcı, şunları kaydetti:
“Önde ulaşılabilir maksatlar var. Bütüne bakmak değil de modülden bütüne gitmekte yarar var. Benim önümde şu an prestijiyle 30 Temmuz Harika Kupa finali var. Bunu alıp cebimize koymamız lazım. daha sonra en yakın, ulaşılabilir maksat Şampiyonlar Ligi. Şayet play-off oynayacaksak kümelere kalmak var. Zira bu maksat, ülke puanı için, itibar için, tecrübe için ve kulübün iktisadına katkı için fazlaca epeyce değerli. Onun haricinde Trabzonspor’un forması bu ligde her vakit yarışacak aslına bakarsanız. ‘Şampiyonlar Ligi’ne bakılırsa ekip mı kuracaksın?’ diyecekler. O denli bir şey yok. Bir sefer mevcuttakinden daha yeterli bir takım kuracağız. Temmuz ayı ile kasım ayı ortası tahminen de sonrasındasında irdelenmesi gereken bir dört ay olacak. Dünya Kupası’ndan dolayı kasımda devre olacak. Bu önümüzdeki dört ay, acayip ağır bir müddetç. Mevcut takımımızın eksiklerini giderek biraz daha kaliteli hale getirmemiz gerekiyor. Üç kulvarda da gidebildiği nokta nere ise o gayretin ortasında olacak Trabzonspor.”